Altın Niye Bu Kadar Pahalı? Yeni Altın, Bor olsun!

Altın Niye Bu Kadar Pahalı? Yeni Altın, Bor olsun!

Altın; doğduğumuzda zıbınımıza, evlendiğimizde yakamıza takılan, kimi zengin için yemeğin üzerindeki baharat ve yoksul için sadece yatırım yapmak için hayali kurulan sarı parlak bir maden. Sadece bir maden, ama parlak. Aslında sadece maden deyip geçiştirmek doğru olmaz tabii ki. Altın en soylu metaldir, elektriği iletir ve bu yüzden kullandığımız teknolojik aletlerin çoğunda mini minnacık da olsa parçacıklar halinde kullanılır. Şekilden şekle sokulabilir, hatta toz haline bile getirilebilir. Az bulunduğu söylenir fakat çok da az bulunmaz. Sadece para edecek biçimde değildir hepsi:

Bundan yaklaşık 3-4 milyar yıl önce uzay boşluğunda iki nötr yıldızın çarpışması sonucunda oluşan bir maddenin dünyaya düşüşü bize bugünki değerli maden olan altını verdi diyor bilim insanları. Yeryüzünün çok altında bulunan altın, yüzyıllar boyunca alt tabakalardaki konveksiyonel akımlar vb. etkenler sonucunda sıcak buharların yukarıya vurdurması sebebiyle yeryüzüne ulaşabilmiş.

Atalarımız çok beğenmiş; çoğu insanın ten rengine uygun ve parlak olmasından dolayı. Ta Paleolitik dönemden kalan altından yapılmış nesneler ve firavunların altınlarla gömülmesi hatta spesifik olarak örnek vermek gerekirse kral Tutankhamun’un kefenini 3 kat ince altın tabakasıyla kaplatması ( yaklaşık 1 milyon dolar ediyor ) bize bu durumu doğruluyor. 

Leş gibi bir endüstrisi olan altının bulunması için en az 10 sene boyunca jeologlar, mühendisler ve kimyagerler gibi bilim insanlarının çalışması sonucu olduğu yer tespit ediliyor ve ardından tespit edilen yerin kazınması için izin isteniliyor (en kolay kısım burası siz hiç merak etmeyin (!) ) .Kazılırken ve çıkarılırken civa gibi aşırı toksik maddeler kullanılıyor ki bunlar toprağa delicesine zarar veriyor. Butte, Montana altın kazılarının yapıldığı yere çok yakın olan bir göl olarak şu anda rezalet bir halde ve maalesef ki bu durum sadece oraya özel değil. Geçtiğimiz yıl kaz dağlarının kesilmesi de buna en yakın örneklerden biri ya da göllerimizin kurutulması (!), teknolojinin bu kadar geliştiği bir dünya da bu işe nasıl daha temiz bir çözüm bulunamıyor cidden hayret ediyorum, birçok çevre düşmanı şeye hayret ettiğim gibi!

İşin en sinir bozucu ve üzücü tarafı kullanılan altının %49’luk gibi büyük bir kısmı sadece aksesuar vb. lüks eşyalara gidiyor. Geriye kalan küçük bir kısmı teknoloji ve dişçilik için kullanılıyor ve kalan yaklaşık %20’lik bir kısmı ise yatırım amaçlı bankalarda tutuluyor.

Çok da büyük manaları olmayan bu madeni atalarımızın keyfi gereği bu kadar önemli bir hale getirip doğamızı katlediyoruz. Tırnağım kadar altına yüzlerce para veriyoruz; kimisi arkadaşının düğününde altın takamayacak diye düğününe gitmiyor!

Ve daha da kötüsü altının toprak altında kalan miktarı eğer aynı şekilde kazılmaya devam edilirse ortalama 20 yıla kadar son bulacak. Altın fiyatları daha da çok artacak ve her türlü kaynağa alternatif arayacağımız gibi altın için de başka bir alternatif bulacağız, e ne diyelim umarım bu alternatif bor olur (!) değil mi?

 

0 YORUMLAR

    Bu KONUYA henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yaz...
YORUM YAZ